TOROS ÜNİVERSİTESİ’NDE MEZUNİYET COŞKUSU
Toros Üniversitesi 2022-2023 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni 23 Haziran 2023 Cuma günü Servet Tazegül Spor Salonu’nda görkemli bir törenle gerçekleşti.
Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşen çelenk sunma merasimi ile başlayan tören, Servet Tazegül Spor Salonu’nda devam etti. Çelenk sunma törenine Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Adnan Mazmanoğlu, Dekanlar, Öğretim Üyeleri ve öğrenciler katıldı.
950 öğrencinin mezun olduğu törene Toros Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyet Başkanı Ali Özveren, Mütevelli Heyet Başkanı Y. Sertaç Özveren, Rektör Prof. Dr. Ömer Arıöz’ün yanı sıra İl Protokolü, Mütevelli Heyet Üyeleri, Dekanlar, Yüksekokul Müdürleri, Enstitü Müdürleri, akademisyenler, idari personeller, basın mensupları, çok sayıda öğrenci ve aileleri katıldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrasının müzik dinletisi ile başlayan tören, mezun öğrenciler ve öğretim elemanlarının kortej yürüyüşü ile devam etti.
Törende ilk olarak sözü alan Öğrenci Konseyi Başkanı Ali Haydar Arslan ‘Bugün burada mezuniyet sevincini paylaşmak için bir aradayız fakat bu sene diğer senelerden farklı olarak buruk bir sevinç içindeyiz. Kahramanmaraş merkezli ve tüm ülkemizi etkileyen deprem felaketinden Toros Üniversitesi öğrencileri ve personelleri başta olmak üzere tüm ülkemize geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum.
Tabi bu seneki mezuniyet benim için ayrı bir anlam içeriyor her sene buradan mezun arkadaşlarıma iyi dileklerimi iletirken bu sene ben de arkadaşlarımla birlikte mezun olmanın şerefini yaşıyorum. Sevgili mezun arkadaşlarım gelecek sorgulayan, analiz eden, araştıran ve önyargılardan uzak gençliğin yani bizlerin elindedir. Biz Toros Üniversitesi öğrencileri olarak bu değerleri bizden sonraki kuşaklara aktarma misyonunu kendimize borç bilmeliyiz Ülkemize ve kendimize yakışan gençler olarak zamanın getirdiği zorluklara karşı mücadele etmeli ve çaba göstermeliyiz. Başöğretmen Atatürk'ün 'Biz uygarlıktan, ilimden ve fenden kuvvet alıyor ve ona göre yürüyoruz' sözü Tam da buna bir örnek olarak ilimi ve feni yaşantımızın her anında kullanarak ülkemize ve dünyamıza yararlı gençler olmalıyız. Bugünün hiç gelmeyeceğini düşünerek yaşadığımız acı tatlı günleri geride bırakıp yeni ve farklı bir yola çıkmanın hem heyecanı hem de merakı içerisindeyiz. Bugün başardıklarımız geleceğimizin doğrudan teminatı olacaktır”dedi.
Arslan’ın ardından söz alan Toros Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Arıöz, “Değerli ailelerimiz, sizlere baştan teşekkür ediyorum, hürmetlerimiz sunuyorum, bizlere güvendiğiniz için.
Her açılışta, her mezuniyette, her konuşmamda dile getirdiğim gibi, Her günümüze, Önce Türkiye, sonra Mersin şiarıyla başladık, öyle de devam edeceğiz.
Değerli öğrencilerim, değerli kardeşlerim, uzun zaman önce sizin yürüdüğünüz yolda yürüdüm. Tam 35 yıl önceydi, Endüstri Meslek ve Teknik lisesinde öğrenciydim, yeni yeni kendimi tanımaya başlıyordum. Delikanlıydık, deli akıyordu kanımız. O yaşlarda aklı balik olmaya başlıyorduk herhalde ki, ne yapacağız, nasıl yapacağız, diye kendime soruyordum. Daha üniversite sınavına girmemiştik. O düşünceli günlerden geçerken bir sevdaya tutuldum. Ders çalışıyor, onu düşünüyordum. Hayaller kuruyor, daha çok sevdalanıyordum. Üniversite sınavı yaklaşıyor, zaman geçtikçe tutkum daha da artıyordu. Aradan bir süre geçtikten sonra anladım ki bu sevda benim her şeyimi etkiler olmuştu.
Ne yaparsam yapayım düşünmeden duramıyordum. Bir ses duysam onun sesi aklıma geliyordu. Nereye baksam onu görüyordum. Bu duygu ve düşüncelerle girdim sınava, sınavda hep aklımdaydı. Karşılıksız seviyordum. Onu düşündükçe, hayal ettikçe daha iyi oluyordum, her şey daha kolay geliyordu. Demek ki sevgi buymuş, sevginin gücü buymuş diyordum. Aklımdan hiç çıkmadan girdiğim sınav sonrası Ortadoğu Teknik Üniversitesi, İnşaat Mühendisliği Bölümünü kazanmıştım. İlk defa ailemden ayrı kalmıştım. Ancak kendimi hiç yalnız hissetmiyordum. Çünkü o vardı hep aklımda. Günler aylar yıllar geçiyor, sevgim hiç azalmadan büyüyordu. Ancak hem sevdiklerim hem kendim için bitirmem gerekiyordu okulumu. Öyle de oldu bitirmiştim bölümü ve diplomamı almıştım. Akademisyen olmak istiyordum, O yıl bölüme alınan ilk asistanlardan biri oldum. Var gücümle çalışmaya başladım. Bir yandan sevdamı da ihmal etmek hiç istemiyordum. Bu düşüncelerle 2,5 yıl geçti, bugün yurtdışına gitmeyi düşünüyor planlıyor ya gençlerin bir kısmı, benim de önümde öyle bir durum oluşmuştu. Denemek istiyordum. Ancak korkuyordum. Sevdiğimden uzak kalmak beni korkutuyordu. Yine de bu hissiyatımı kimseye fark ettirmemeye çalışıyordum. Yine de gittim. Ancak Sevdiğimden uzak kendimi çok güçsüz, mutsuz, yorgun hissediyordum. Ben gurbetin gönülden seven biri için ne kadar yorucu olduğunu orada anladım. 2.5 yıl ancak dayanabildim. Büyük bir özlemle döndüm. Sevdiğime tekrar kavuşmuştum. Artık uzaktan uzağa konuşmuyorduk. Her şey çok güzel gidiyordu. Döndükten 5 ay sonra başka bir sevdaya tutuldum. Bu nasıl oluyor ya diyordum. Zaman ilerledikçe kalbim tam ortadan ikiye ayrılmıştı sanki. Ben de inanamıyordum. Ne birini diğerine tercih edebiliyor, ne de vazgeçebiliyordum. Onlar yoksa her şey eksik, Onlar varken her şey tamam oluyordu. Onlarla üzülüyor, onlarla seviniyordum. Dünyayı verseler değişmem diyordum. İşte o yüzden inatla, ısrarla, önce Türkiye diyorum ve sizi Türkiye'ye emanet ediyorum. Rabbim nazarlardan saklasın. Sizi çok seviyorum, yolunuz bahtınız açık olsun’’ şeklinde konuştu.
Kurucu Mütevelli Heyet Başkanı Ali Özveren ‘’50 küsür sene nutuk çekmek kolay değil. Ama konuşmadan da olmuyor. Biz de 50 küsür sene önce hep aynı şeyleri söyledik ve bu bir yerlere varmamızı sağladı. Toros Üniversitesi 27 senede kuruldu. Daha kısa zamanda kurulan üniversiteler de var ama Mahsuni demiş ki ‘’Anladım ki hayat bize zor.’’ Gerçekten kolay olmuyor bazı kişilerin bazı şeyleri yapması. Gençlerimiz, çocuklarımız sadece bizim evlatlarımız değil hatta sadece ülkemizin mensupları da değil. Dünyanın sorumlulukları onların omuzlarında. Akranlarına göre iyi yetişmeleri gerekiyor. Ben naçizane her yaştaki Türk çocuklarının dünyadaki akranlarından daha güçlü daha yetenekli daha başarılı olduklarını yaşayarak gördüm. Bu düşüncelerle çocuklarımıza karşı olan sorumluluklarımızı yerine getirmenin en önemli yolunun da eğitim olduğunu fark ettik. Siz değerli veliler de aynı düşüncede olduğunuz için çocuklarınızı bugünlere getirmişsiniz. Bizim yapmak istediğimiz her nesile katkıda bulunmak ya da sizin yapmak istediğiniz şeyleri gerçekleştirme konusunda ortam hazırlamak. Toros Üniversitesi’nin öğrencileri, mezunları bence iki alanda arzu ettiğimiz seviyeye gelmişlerdir. Bunlardan bir tanesi üniversitelerin varlık sebebi olan akademik eğitim ve iktisasla ilgili bilgi ve tecrübe birikimi. Bunu konuda iddia ile söylüyoruz Türkiye’nin en iyilerinden biriyiz. İkincisi de onlara ülkemizin, ulusumuzun, insanlığın kabul ettiği ve önem verdiği değerleri kazandırmaya çalışıyoruz. Eğer fazilet sayılan değerleri çocuklarımıza öğretemezsek, sadece onları belli alanlarda uzman olarak yetiştirirsek faydalı olmaktan çok akıllı canavarlar yetiştiririz. Biz bu iki konuda da eksik bırakmamaya çalışıyoruz. Bu bakımda başta rektörümüz olmak üzere tüm çalışma arkadaşlarıma ve yöneticilerimize tüm samimiyetimle teşekkür etmek istiyorum.
Sayın belediye başkanımıza hatırlatma yapmak istiyorum. Mersini bir üniversite şehir yapalım. Yani devlet ve ya vakıf üniversitesi ayrımı düşünmeden Mersin’in bir üniversite şehri olması lazım. Bizim her şeyimizi borçlu olduğumuz toplumumuza karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek lazım. Bunun da yegane yolu iyi eğitilmiş insanlar yetiştirmek.
Size vermiş olduğumuz emekler annelerinizin ak sütü gibi helaldir. Bundan sonra ülkenize karşı sorumluluklarınızı yerine getireceğinizi olan derin inancımla hepinizi sevgiyle, muhabbetle uğurluyorum. Yolunuz bahtınız açık olsun’’ şeklinde konuştu.
Rektör Arıöz’ün ardından söz alan Kurucu Mütevelli Heyet Başkanı Ali Özveren, “Anılara anlatmak ondan ders çıkarmak amacıyla olursa bir anlam ifade eder. Herkesin hayatı son derece değerli ve önemlidir. İbret alınacak hayatlar vardır, ya yazılacak değerde bir hayatınız olmalı ya da okunacak değerde bir kitabınız olmalı. Biz naçizane bunları yapmaya çalıştık, ben 52 sene önce bu işe başladığım zaman şöyle düşünmüştüm her şeyimizi borçlu olduğumuz ülkemize karşı nasıl bir çaba gösterirsek ödeşebiliriz, eğitim bunun en kolay ve en doğru yolu. 52 sene önce tek başıma yola çıktım ve bir baktım ki yanımda arkamda bir sürü idealist insanlar oldu. Biraz önce mezunlarımızı alkışlarken emin olun heyecandan kalbim duracaktı. Rektörümüz kulağıma eğildi dedi ki yakında bölgenin bütün sağlık kurumlarının çalışanları, yetkilileri Toros mezunu olacak, içim rahat etti demek ki bundan sonra bir sağlık sorunum olsa dert değil, Toros’un yetiştirdiği sağlıkçılar herkese olduğu gibi bana da derman olur. Sevgili gençler özel bir dönemin mezunlarısınız. Türkiye’nin 100. Yılı, bu kimseye nasip olmayacak bir durum. Devletimizin hedef koyduğu Türkiye 100 yılının hizmetkarları emektarları olacaksınız buna yürekten inanıyorum” şeklinde konuştu.
Açıılış konuşmalarının ardından mezun olan öğrenciler sahneye davet edilerek temsili diplomaları takdim edildi.
Diplomalarının verilmesinin ardından öğrenciler kep fırlatarak mezuniyetin keyfini çıkardı.